Kitaplar Özellikler İletişim İndir
Aşk Şiirleri 3 - Depresyon
Aşk/Romantizm

Aşk Şiirleri 3 - Depresyon

0Beğeni
0Okunma
49 Bölüm
7,996Kelime
40 dkSüre
10.10.2025Tarih
Romanika'da yayınlanan bir hikaye

Bölüm 1

Aşk Şiirleri 3 – Depresyon


Yaradan’da Biz

 Bir mezarın dipsiz boşluğu misali yaşam aramak sende.

Yarını bilmeden uykusuz bir şekilde rüya olmak kadehinde.

Hani bende sarhoş olan gözyaşın.

Hani seni saran benim yakamozlu yaralarım.

Nasıl yaşadık ki, yaşam susamışçasına.

Nasıl öldük ki, Azrail öldürmeye tövbeli.

Bak sevgilim geçti gitti dünya.

Vardı benim çocukluğum.

Bir yerde annem ve babam vardı benim.

Bir yerde haber olmuş, köprüden atmış kendini dediler.

Ya da bir gaz tabakasının içinde hıçkıran bulut.

Hatta benzinin limanında infilak eden gemi.

Savaşa mı gidiyordum, yoksa aşka mı…

Sana mı vuruyordum, yoksa kıyısızlığa mı…

Bilemiyorum dostlar.

Beni bilen varsa söylesin Allah aşkına!

Öyle bir gecedeyim ki,

Sabah yastığımda zıvanadan çıkmış.

Çapak içeren acılar erkenden uyanmış.

Her şeye test demişler, her şey imtihanmış.

Benim doğrularım gebermişse,

Ruhumun çatısından geriye ne kalmış.

Öyle bir yokluktayım ki,

Sonsuzluk gözlerimde kesilmiş hattır.

Frekans desen ölçekte aşkı vuruyor.

Seni kilisenin avlusundan cami gibi içiyorum.

Ben kimim,

Bütün insanlarda öldükçe.

Ben nasıl sevdim,

Var olan aşkı aşk eyledikçe.

Nasıldır sevmek.

Sevmek bu mudur, yoksa alkoldeki insan mı.

Erkekten kadına doğru hap atmak mı.

Ya da sevişmeden orgazma doğru günah olmak.

Sonrasında uçurum olup,

Cinsiyetsiz uçurtmalarda kaybolmak mı.

Ah nerede, nerede kaldı çocukluğum.

Bana bir pabuç alınmıştı küçükken.

Büyümeyi görseydim, okuryazar olsaydım giyecektim.

Bir yere gelseydim,

Babamın gözlerindeki elleri öpecektim.

Ama ben kimim,

Kendi adımlarımda dahi.

Nereye doğru gider,

En çok emin olduklarımın firesi.

Pişmanlıksa yazsınlar uyanık kâbusun yeminlerini.

Seni çağıra çağıra ne ilik kaldı, ne kemik.

Anıtlar kurdum evrene, iskeleti oldum meleklerin.

Cennetin omurgasını işledim, şiirlerce.

Harften heceye döşenmiş bir mahşer treni.

Rayında sen ve ben aranırcasına.

Vagonunda birbirine tutunmaya çalışan hayatlarımız.

Bak işte,

Tüneldeki mezarı kazdıkça ilerliyoruz.

Nereye savurursun sireni.

Ya da nereye saklarsın,

Yüreğin ruhu besleyen lokomotifini!

Of yıkılsın!

Yıkılsın da avlunun insanlarından hüzün çıksın.

Bir macera içinde hayalleri hayattan taşırırcasına gerçeğimsin.

Hiç gerçekleşmeyecek bir umudun var olabilme sebebindesin.

Yine de seviyorum seni.

Sevgimden çalıp da seviyorum seni.

Bu yüzden aşk içinde sevme mahkumuyum.

Daha çok sevme uğruna,

Masumluktan özgürlük arayan kafesim.

Hiç kimselerin bilmediği şekilde biliyorum seni.

Bilinmeyenin bilinmeyeni hayal ettiği şekilde tanıyorum seni.

Gelecek ve geçmişi birleştirildiği ruh gibi,

Yüreğimde zamansız ediyorum seni.

Ne de olsa ben,

Yaradan’da oluştukça yaşadım bizi...

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play