Kitaplar Özellikler İletişim İndir
AŞKTA VE SAVAŞTA (Mükemmel Planlar Serisi 4)
Aşk/Romantizm

AŞKTA VE SAVAŞTA (Mükemmel Planlar Serisi 4)

91Beğeni
3,825Okunma
46 Bölüm
103,142Kelime
8 saat 36 dkSüre
05.11.2025Tarih
Aşkta ve Savaşta her şey mübahtır...


Güzel... Güçlü... Tutkulu... Acımasız. Saye Güray bitti demeden perdeler inmez.


Güzelliğinin ardında tehlikeli ve tahmin edilemez doğasını gizleyen Saye'nin rakibi bu kez en az onun kadar acımasız.


Tüm gözler Pars Moyan'ın üzerindeydi. Yakışıklı ve zengin bir iş adamı olarak kadınların gözdesi olsa da iş dünyasındaki rakipleri için o tam bir köpek balığıydı. Sert, insafsız ve yırtıcı. Ve şimdi Pars geçmişten gelen bir intikamın peşinde.


İki amansız rakibin oynadığı kedi fare oyununda kaderin onlar için mükemmel bir planı vardı.


Mükemmel Planlar Serisi 4.

10.02.2019

Prolog

Mayıs 1987

Küçük oğlan henüz 6 yaşını kutlamıştı. Tıpkı doğum gününü kutladığı o günkü gibi bahçe kalabalıktı. Ama bu kez o günkü gibi neşeli alkışlar, balonlar ya da mumlar yoktu Rafet Dede sinirliydi. Teyzesine bağırıyordu. Oysa dedesi Nalan Teyzesine hiç bağırmazdı. Canan Teyzeye hep bağırırdı. Ama Nalan Teyze'ye hep çitlembiğim derdi. Oğlan çitlembik ne demek bilmiyordu ama Rafet Dede gülerek söylediğine göre güzel bir şey olmalıydı. Ama dede şimdi gülmüyordu.

Öfkeliydi. Yüzü tıpkı diz kapağına kadar uzanan çizmeleri gibi kapkara olmuştu. Korkuyordu. Annesinin arkasına saklanmak istedi küçük oğlan. Annesi de ağlıyordu. Anneanne ve nene gibi. Herkes ağlıyordu. Rafet Dede hariç. Oysa Rafet Dede ona "erkek adam ağlamaz" derdi. Anne ve teyzeler erkek adam değildi, belki de o yüzden ağlayabi....

Oğlan dedesinin sert tokadı Nalan Teyzesinin yüzünde patlayınca korkuyla çığlık attı. Annesinin elbisesini küçük avuçlarının arasına alıp sımsıkı tuttu.

"Orospu!" bu kelimeyi biliyordu. Kötü kelime. Kötü kadınlara söylenen kötü kelime. Ama Nalan Teyzesi kötü kadın değildi ki. Ona hep şeker verir, saçını okşar, "Yakışıklım" derdi. Hem Nalan Teyzesi çok güzeldi. Onu herkes severdi. Beline inen upuzun saçları vardı. Tıpkı ona okuduğu o masaldaki kuleye kapatılmış kız gibi. "Sen de prensin gelsin diye mi saçlarını uzatıyorsun teyze?" diye sorduğunda teyzesi gülmüş ve "hayır, yakışıklı" demişti. "O sadece bir masal."

Canan Teyzesiyle tıpatıp aynı da olsalar, Canan teyzesinden korkardı oğlan. Canan Teyze gülmezdi hiç, güzel konuşmazdı. Anneannesinin turşu küpünden turşu aldığı için kulağını çekmiş onu neneye söylemişti. Canan Teyze kötüydü. Ama Nalan Teyze ona küpü açıp içinden turşu almayı göstermişti. Nalan teyze güzel ve iyiydi.

Oğlan korkuyla dedesine baktı. Sonra da güzel teyzesine. Annesi her zamanki gibi bir köşede sessizce ağlıyordu. Annesi hep ağlardı. Babası da hep ağlatırdı annesini. Dedesi de. Ama Nalan teyzeyi kimse ağlatamazdı.

Bir gün Nalan Teyzesine sormuştu. "Teyze seni neden kimse ağlatamıyor. Annem hep ağlıyor" diye. Teyzesi o esnada atı Balkız'ın üstündeydi, omuzunda da silahı asılıydı. Oğlan silahına bakıp yeniden sormuştu. "Silahın var diye senden korkuyorlar, onda mı?"

"Evet yakışıklım." demişti teyzesi gülerek. "Bence de ondan."

Ama şimdi Nalan Teyzesinin silahı yoktu. Ama Rafet Dedenin silahı vardı. Belindeydi. Ona da büyük büyük deden kalmıştı. Rafet Dede bir kere anlatmıştı. Büyük büyük dede bu silahla düşman öldürmüş. Küçük çocuk düşman ne tam olarak emin değildi. Arka mahalledeki Ferit'i sevmiyordu. Belki de Ferit gibi biriydi büyük büyük dedenin düşmanı. Ama öldürmek ne onu pek bilmiyordu. Bir gün dedenin atı Dizdar Bey ahırda değildi. Seyis Musa amcaya sorduğunda öldü demişti. Oğlan

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play