Kitaplar Özellikler İletişim İndir
BORAN
Aşk/Romantizm

BORAN

2Beğeni
34Okunma
16 Bölüm
38,856Kelime
3 saat 14 dkSüre
18.09.2025Tarih
Girdiği çatışma sonrası ayağından yaralanarak mesleğine veda etmiş olan Boran, o çatışmada ekibini kaybetmenin verdiği öfke, mesleğine veda etmek zorunda oluşundan kaynaklı ise acı doludur. Bildiği tek şey olan iş ise ordudaki görevidir. Başka bir hayat düşünmeyen hatta bilmeyen genç adamın hayatında istemediği tek şey ise aşk ile tanışmaktı..
Aşkın yolu güvenden, sadakatten ve mutluluktan geçer diye düşünen Bahar, kendisini aldatan nişanlısından kurtulmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırdı. Ona olan öfkesi ile zaten hiç tanımadığı bir adam ile birlikte olmuş ve tüm ilklerini ona sunmuştu. Bunun için yeterince acı doluydu ve onunda isteyeceği son şey, ilk gecesini verdiği soğuk, karanlık bakışlı ve ürkütücü olan Boran'a aşık olmaktı.
Fakat aşk, her zaman istemediğimiz zamanda ve istemediğimiz kişi ile girmez miydi hayatımıza? Her ikisi içinde öyle olmuştu. Aşk, istemedikleri bir zamanda istemedikleri kişi olarak hayatlarına girmişti.
Boran ve Bahar'ın ateşli mi ateşli hikayesi

EROS EFENDİ

Bahar, uzun süren vardiyasında yaşadıklarını anlatan bir kitap yazmaya kalksa kesinlikle yazmış olduğu kitabın gerçekten rekor kıran bir okunma oranına sahip olacağını düşünüyordu. Fazla yorgundu, uyku için her şeyini verebilirdi ve şu telefon bir kere daha çalacak olursa onu yerde parçalanacak şekilde kırabilirdi. Üstelik, biri şu kadının çenesine de bir dikiş atılması gerektiğini doktora söylemeliydi. Yani kaşı patlamış bir canı yanıyordu fakat dili bir türlü durmuyordu.

Bahar, tam vardiyası bitecek evine gidip güzel bir uykunun ardından kendine gelecekti ki adaya gelen turistlerden biri, gün doğumunda fotoğraf çekilmek isterken kendini bir anda tepede yuvarlanırken bulmuştu. Çok şanslıydı ki bir kırığı veya çıkığı yoktu. Sadece birkaç sıyrık ve ezilme vardı. Tabi bir de kaşına atılması gereken üç dikiş. Gerçi kadın o kadar konuşuyordu ki kesinlikle ağzına da bir dikiş atılması gerekiyordu. Bu kadar acı çekiyorken nasıl oluyor da hiç ara vermeden konuşabiliyordu hala anlam veremiyordu?

Bahar, 27 yaşına kadar hayatını hep eğitimine ve yaptığı işe vermiş bir genç kadındı. Çok uzun zamandır tatil nedir bilmiyordu ve çok uzun zamandır evlilik hayali kuruyordu. Henüz nişanını daha yeni atmıştı ve bunu yapma nedeni aklına geldiği anda dişlerini sıkarken hemen karşısındaki kadın

“Ayy!” diye bağırdığında aslında parmaklarını da sıktığını fark etti. Derin bir nefes alıp

“Üzgünüm, fakat dikişlerini alırken çok fazla konuşuyorsun. Bu, benim dikkatimi dağıtıyor.” Dediğinde karşısındaki genç kadın omzunu silkerek,

“Ben, fotoğraf çekerken dağdan düştüm” dediği anda Bahar, kaşlarını çattı ve ona alaycı bir gülümseme göndererek,

“Hayır, kendini çekeyim derken tepenin üzerinden yuvarlandın. Buda senin çalılara takılmanı sağladı. Her ne kadar buraya geldiğinde sanki bir yerin kırılmış gibi bağırıyor olsan bile sadece bacağında zedelenme ve kaşında açılma vardı. Yani, sağlık ekibi bu şekilde bilgi verdi. Bir de oradan ambulansı aramışsın” dediğinde genç kadın, her ne kadar gözlerini kocaman açma isteği ile dolup taşsa bile bunu yapamadı. Çünkü kaşlarının her hareketinde canı yanıyordu. Çünkü kaşında tam 3 tane dikiş vardı. Yine de bu durum konuşmasını engelleyemiyordu.

Bahar, işini elinden geldiğince dikkatli bir şekilde yapmaya devam ederken yanında bulunan sağlık malzemelerinin bulunduğu masanın üzerine koyduğu telefonu bininci kez çalmaya başladı. Buda canını sıkan bir diğer durumdu çünkü arayanın kim olduğunu biliyordu. Onunla konuşmak istemiyordu. Onun sesini duymak, yüzünü görmek dahi istemiyordu. Arayan kişi Bahar’ın nişanlısı Caner Doğan’dı. Tabi her ne kadar Bahar için eski nişanlısı olsa bile bu durum, genç adam için henüz kabul edilmesi zor bir durumdu. Çünkü evlilik günlerine 2 ay kala aldatmış

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play