Kitaplar Özellikler İletişim İndir
CELLADIN OĞLU
Fantastik

CELLADIN OĞLU

2Beğeni
3Okunma
2 Bölüm
2,249Kelime
11 dkSüre
06.10.2025Tarih
Zalim bir babadan kalan lanetli bir isim.
Dışlanmış bir adam...
Aynı zamanda yapabileceği tek işi yapıyor. O bir ödül avcısı. Yeni işi Doğu Prensinin tek varisini öldüren adamı yakalamak. Elinden bu zamana kadar hiç kimse kurtulamadı.

Doğu Prensliği'nin tek varisiyle zoraki bir evlilik yapmak zorunda kalmıştı genç kadın.
Nefret ettiği kocasını erkek kardeşi öldürdüğünde kurtulduğunu sanmıştı. Oysa şimdi daha zalim bir adam kardeşinin peşine düşmüştü. Onu Celladın oğlunun elinden nasıl kurtaracaktı?

Avını yakalamak için dul prensesin peşine takıldı. Nereden bilebilirdi ki genç kadının Kayıp topraklara kaçacağını?
Dudaklarında avını pençesine düşürmüş bir kurdun gülümsemesi vardı. Kayıp topraklar ona aitti. Hiç kimse ondan izinsiz adım atamazdı. Genç kadın kendi ayaklarıyla tuzağa girmişti. Tıpkı küçük çaresiz bir kuş gibi...
Tamara Kayıp Topraklara kaçtığı ilk anda avcısının eline düşmüştü. Erkek kardeşinden önce kendisini bu acımasız adamdan kurtarmak zorundaydı.

GİRİŞ

“Bu o!” dedi kadın. “Durdurman gereken o!”

Omzundaki çuvalla kalabalık sokakta yürüyen iri yarı adama bakan genç kadın “Emin misin?” diye sordu.

“Eminim, cellâdın oğlu! Onu tanımayan mı var?”

Adamın topuklarına kadar inen paltosunun her adım atışında dizlerine kadar çıkan siyah çizmeleri dövüşünü izledi bir süre. Ara sıra hafifçe esen rüzgârda uğursuz siyah bir bayrak gibi dalgalanıyor, daha sonra uzun ve güçlü adımlara dolanıyordu.

Tamara’nın bakışı istemsizce adamın yüzüne kaydı. Siyah kaşları açık olan alnının ortasında birleşmiş, kara gözleri beyazı kaybolacak kadar kısılarak sanki dipsiz ve karanlık iki kuyuya dönüşmüştü. Birkaç günlük sakalın altından köşeli keskin çenesinin gerginliği belli oluyordu. Çıkık elmacık kemikleri ile sıradan görünen bir adamken düzgün burnu bu sıradanlığı bozup ona erkeksi bir hava katıyordu. Geriye doğru taradığı uzun siyah saçları her adım atışta savruluyor ve dalgalanıyordu. Asaletle ilgisi olmadığını bu saçlarını arkasında bağlamamasından anlayabilirdiniz.

Ona bakmaktan kendini alamıyordu genç kadın.

Nasıl göründüğünü umursamayan bir havası vardı Celladın Oğlu’nun. Göğsünü açıkta bırakan beyaz gömleğinin üzerine boyun bağı bağlamayı lüzumsuz görmüş olmalıydı. Her adım atışta siyah pantolonu kaslı baldırlarını ortaya çıkarıyor bu da ona vahşi bir hayvanın zarif yürüyüşünü hatırlatıyordu. Yanından geçenlerin birkaç adım uzaklaştığı karanlık bir havayı çevresine yayıyordu.

“Onu durdurabilecek misin?” diyen kadına döndü.

“Evet!” dedi kısaca. Sesi sert ve kesindi. İçinde yaşadığı korkuyu kesinlikle yansıtmıyordu.

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play