Hiçlik

Dışarda sicim gibi yağmur yağıyor. Şimdi kim gidecek o kadar yolu zaten yaşım gelmiş 83'e, amaan napalım artık randevu aldık. Hep bu torunların yüzünden başıma böyle şeyler geliyor. Yok dede sende bir şey var psikoloğa git bir içini dök zaten bize anlatmıyorsun felan diyorlar. Ben anlattımda dinleyenim oldu mu sanki. Neyse ben ufak ufak gideyim şu psikoloğa artık ne olacaksa. Şemsiyemi de alayım ıslanmak pek de iyi olmaz zaten hava soğuk. 

 Dışarı da amma soğukmuş. Bu kadın beni nasıl tedavi edecek benim bir şeyim yok ki aman pek de düşünmemek lazım zaten geldim de sayılır bir şeyler sorar yollar sanırım.

[Emir, Psikolog Aylanın ofisine gelir. Kısa bir bekleyişten sonra odaya Emir çağırılır. Uç kez tıklatıp içeri girer.]

Her zaman psikolog diyorlar filmlerde şöyle uzanmalı bir koltuk oluyor deri kaplamalı falan hani o nerede. Ben hep onu düşünmüştüm. Neyse ne başlayalımda ne olacak sanki uzansam ne uzanmasam ne.

[Psikolog Emir'in bu sempatik serzenişine gülümsedi ve şöyle konuşmaya başladı.]

"Öncelikle hoşgeldiniz siz kendinizi nasıl rahat hissediyorsanız öyle oturabilirsiniz yine de rahat bir koltuğumuz var. Biraz kendinizden bahsedin ve neden buraya gelme ihtiyacınız olduğunu hissettiniz."

Valla hanım evaladım ben pek gelme taraftarı değildim benim torunlar ısrar etti evde sessiz oturuyormuşum kimseyle pek konuşmuyormuşum gibi şeyler. 

"İçinizi dökmek istediğiniz bir şeyler var mı?"

Yok da aslında geçmişi çok özlediğimi fark ediyorum düşündükçe o benim canımı sıkıyor.

"Ne gibi şeyler"

Çocukluğumu, gençliğimi, bir kez daha yaşamak isterdim ama zaman bir kum gibi elimden akıp gidiyor. Hiç böyle tahmin etmezdim zamanın hızlı akıp gideceğini. Gençlik yıllarımda benim yaşlarda birini gördüğümde bu yaşa erişmek uzun bir zaman alacağını düşünürdüm, meğerki çok hızlı geçiyormuş zaman bunu yeni anladım.

"Evet maalesef ki zamanı tutmak mümkün değil bu yüzden biraz daha hızlanalım. Şuan ne yapıyorsunuz, torunlarınız olduğundan bahsettiniz eşiniz var mı daha doğrusu yaşıyor mu? Belki de yanılıyor olabilirim ayrılmış da olabilirsiniz durumunuz ve kendiniz hakkında biraz daha bilgi verebilir misiniz?"

Evet tabiki de eşim Fatma 10 sene önce vefat etti kendisinde akciğer kaseri tanısı konulmuştu. Üç çocuğumuz oldu Taner, Sıla ve Meryem. Hepsi de evli çocukları var. Ben ise Emir 83 yaşında yaşlanmış yürümekte zorlanan birisiyim.

"Daha çok derinlere inmek istiyorum torunlarınızın sizde bir durgunluk görmesinin bir sebebi olmalı. Küçük yaşta travma yaşamış olabilir misiniz? Geçmişte bıraktıklarınız sizin peşinizde olabilir bu yüzden yarayı bulmak lazım. Nedir sizin yaranız?"

Benim bir yaram yok sadece gençlik yıllarımda bir kadını sevdim hepsi bu kadar.