 
				Hangi kahrolası bakışlara kurban ettin beni?
Bakmaya kıyamadığım o gözler, neden böyle yabancı?Sözlerin zehir, sesin sanki buz dağı, üşüyorum…
İçim yangın yeri gibi ama ben titriyorum
Öyle bir söyledin ki adımı, yemin ederim darmadağın ettin sol yanımı
Islak kirpiklerimi öpen anneme söyleyemedim bana yaşattığın hayal kırıklığını
“Neden?” dedi, sustum, “Anlat.” dedi, yutkundum.
Kızına aldığı nefesi haram ettiler diyemedim
Diyemedim anne… Emdiğim o süt var ya, fitil fitil burnumdan geldi.
Helalim olsun diye dua ettiğim adam, yüreğimin kıyameti…
Nicedir ruhumun duvarlarına çarpan çığlıklarımı içime atıyorum
Sen bilmiyorsun, ama mahşeri yaşıyorum.
Hadi anne, yeniden büyüt beni
Yeniden ör saçlarımı, yeniden sevmeyi öğret bana
Öyle sıkı tut ki ellerimi, düşmeyeyim yalan sevdaların ardına.
O gün ilk ve son kez sarıldım sana
O gün ne kadar mutluysam, o kadar mutsuzum şimdi.
Beni kalbinin kapısından kovduğun o gün var ya,
İşte ben o günkendi ellerimle kırdım senin kalemini.
Bundan böyle hükümsüzdür sana yazdığım her şiir
Faili meçhul değil yüreğimin; sensin tertemiz sevdamın katili.
Ben kaldırdım içimden, paramparça ettiğin o kadının cenazesini
Yasını tek başıma tuttum.
Kalbim acıya acıya söküp attım seni dünümden, bugünümden, geçmişimden…
Hadi, son kez git gönlümden, gülüşümden, gözlerimden.
Sesini, resmini, o sahte gülüşünü siliyorum artık zihnimden.
Dilerim seni, senin gibi bir zalim bulsun.
Hoşça kalma…Yolun layığına açık olsun.