Kitaplar Özellikler İletişim İndir
Reenkarnik Manyak
Fantastik

Reenkarnik Manyak

6BeÄŸeni
10Okunma
21 Bölüm
28,536Kelime
2 saat 23 dkSüre
04.10.2025Tarih
"Ölmek acı vericiydi ama yeniden doğmak harika bir histi."

"Can tatlıydı, evet. Çünkü kimse ölümden sonrasını bilmiyordu."

Yeni bedenleri kullanmayı sevdiği, reenkarne olabildiğini bildiği ve önceki hayatlarını hatırlayabildiği için doğduğu her çağda, bulunduğu bedenleri bile bile öldüren veya öldürten ruh, bir gün bu haklarının tamamen bittiğini ve artık bulunacağı son bedene gönderileceğini, dünya üzerinde son hayatını yaşayacağını öğrenir.

Ve böylece, hikaye başlar...

Not: Hikaye, içerdiği konu bakımından yetişkin olarak sınıflandırılmıştır. Cinsellik içermemektedir.

Hikayenin içerisindeki karakterlerin tarihi kişiliklerle olan ilişkisi; hikaye içerisindeki kurum, kuruluş ve şirket yapılanmaları tamamıyla hayal ürünü olup, gerçekle hiçbir bağlantısı bulunmamaktadır. Tarihi gerçekliklerle ilgili durumlar ise tamamen rastlantısal olup karakterlerin önceki hayatlarında kim oldukları tamamıyla okuyucunun takdirine bırakılmıştır.
ZY2107JM

Bölüm 1 - Bitişin Başlangıcı

Hayatımdan, daha doğrusu hayatlarımdan istediğim hiçbir şeyi alamamıştım. Aldıysam bile bu beni etkilememiş, etkilemediği gibi de o hangi zamanlarda yaşadıysam o zamanlardaki düşmanlarımın kendilerine olan gururunu pekiştirmişti. Hayatlarım boyunca çok fazla düşmanım olmuştu elbette. Bu hayata neden geldiğim ya da neden daha önceden bulunduğum hayatlardan keyif alamamıştım hiçbir fikrim de yoktu. Tanrı'nın beni neden farklı hayatlarda tekrardan doğmama neden olduğunu ve şimdi de bundan neden vazgeçtiği hakkında da en ufak bir fikrim yoktu!

Yeni bedenleri, özellikle de genç ve dinç olan bedenleri kullanmayı çok seviyordum. O, bana böyle bir özellik vermişti ve şimdi de onu benden söke söke geri alıyordu. Tabi, bundan daha sonra haberim olacaktı.

Çok fazla öldüğüm ve fazlasıyla da reenkarne olduğum için Tanrı ile fazlasıyla muhatap olmam gerekti. Özellikle de bir sonraki hayatıma reenkarne olmadan önce. Onun bana verdiği bu özelliği benden geri alacağını bilseydim eğer, belki de önceki hayatımı sonuna kadar yaşamaya çalışırdım: yaşlanıp dizlerimin tutmayacağını, bedenimi verimli bir şekilde kullanamayacağımı bilmeme rağmen.

Bir ruh olarak yolculuk ederken son hayatıma gideceğimin haberinde olmadan sevinçle Tanrı'nın huzuruna doğru yol almıştım. Çünkü yeni bir hayat yeni bir bedenin içinde bulunup onu kullanmak demekti ve ben de bunun için sabırsızlanıyordum. Üstelik, eski hayatımda içinde bulunduğum durumdan ve anlayıştan kurtulabilmek için giyotinle ölmeye bile bile razı gelmiştim. Ölmeyi pek sevmezdim. Ama ölmeden de yeni bir hayata doğru yol alamazdım. Ölmek acı vericiydi ama yeniden doğmak harika bir histi ve ben de bu hissin bağımlısı olmuştum. Bu yüzden de ölmeyi severdim ama acı çekmeyi asla. Ama acının bitmesi de bazen yeni bir hayata doğururdu beni.

Eninde sonunda Tanrının huzuruna geldim. Azrail, benden bıkmış olsa gerekti ki bana bakıp homurdanarak bedeni ölmüş ruhlar için oradan ayrıldı.

Yeni bir bedende reenkarne olmak için çok heyecanlıydım. Bir önceki hayatım fazlasıyla geriyordu beni. Dedim ya, acı çekmeyi sevmem, diye; yeni bir hayata reenkarne olabilmek için ölümün acısını sayamadığım kadar tatmıştım.

Tanrı'nın tam olarak nasıl göründüğünü hâlâ bilmiyorum. Her ne kadar onun huzuruna fazlasıyla çıkmış olsam da onun nasıl göründüğünü, hatta sesini dahi bilmiyorum. Çünkü bana ne anlatmak istiyorsa sadece içime doğuyor.

"HoÅŸ geldin, ruh."

Büyük bir heyecanla nasıl bir hayata gideceğimi duymayı bekliyordum. Nasılsa o hayatı sevmezsem bir şekilde kendimi öldürtebileceğimi düşünüyordum.

Tanrı, daha derin düşünmeme izin vermedi. "Yeni hayatına hazır mısın?"

Tanrı'nın sormasını beklediğim soruya her zamanki gibi büyük bir hevesle cevap verdim: "Kesinlikle."

Sonrasında hiç beklemediğim kadar büyük bir sessizlik oldu. Daha önceki yaşam görüşmelerinde Tanrı beni hiç bu kadar bekletmemişti. Nasıl bir tepki verdiğini veya da beni neden

📖 Uygulamada Oku
App Store Google Play