Selamlar sevgili okurlarım🫶 Yeni bir hikaye ile karşınızdayım. Kimin hangi lakaba ya da özelliklere sahip olduğunu daha iyi anlamak için karakter tanıtımı bölümünü okumanızı tavsiye ederim🤗
Voldemort, Harry, Lily gibi karakterlerin hiçbir zaman var olmadıkları bir alternatif evren okuyacaksınız.
Bu hikayemizde yine bir Karanlık Lord var. Ama bu seferki Severus Snape aşk tanemizden başkası değil😍 Satranç taşları ile birleştirilmiş bir stratejik alternatif Hp evreni hikayesi...
‼️Dikkat dikkat. Bu hikaye bol miktarda çapulculara ve Dumbledore'a sövgü içerikleri barındırmaktadır. Çapulcu ve Albus fanları bunu dikkate alarak başlasınlar hikayeye.
Oy verip, yorum atarsanız çok sevinirim. Fikirleriniz benim için çok önemli🥰İlk bölüm ortam, olay ve karakter tanıtımı içerdiği için biraz uzun. Diğer bölümler bu uzunlukta olmayacak. Yeni hikayemize giriş yapalım bakalım.
KEYİFLİ OKUMALAR
Oyun başlasın...
♟️♟️♟️♟️♟️♟️♟️♟️♟️♟️♟️♟️♟️
~~~SATRANÇTAKİ PİŞMANLIKTAN DAHA BÜYÜK BİR PİŞMANLIK YOKTUR~~~
Hayat adil değildir...
Her zaman iyiler kazanmaz...
İyilikler unutulur...
Ama kötülükler unutulmaz...
İntikam her zaman en lezzetli yemektir...
Ve birinin canını yakmadan önce düşünmek gerekir. Kim bilir belki de; canını yaktığın kişi günün birinde senin canını alan kişi olacaktır...
"Taşlar dizilsin!"
Kara Vezir'in tok sesi, zemin kaplamaları satranç tahtası şeklinde olan boş odada yankılandı.
Yerdeki siyah ve beyaz kareler devasa bir satranç tahtasında gibi dizayn edilmişti. Odanın yuvarlak, siyah pencereleri odayı aydınlatmaya yetmiyordu. Zaten Lord Şah'ın amacı da aydınlıkta yaşamak değildi.
Duvarlarda yeşil ışıklar yayan sihirli lambalar vardı. Pencerelerin önünde 6 temel taşın şeklinde yapılmış koltuklar vardı. Herkesin oturacağı yer belliydi ve koltuklar hilal şeklinde dizayn edilmişti. Sadece Vezir ve Şah'ın koltukları onların karşısındaydı.
Oyun adını verdikleri toplantıları ayakta gerçekleştirirlerdi. Uzun olan Oyun'lar ise koltuklarda oturularak yapılırdı. Ayakta yapılan toplantıların düzeni de yine aynıydı.
Beyaz taşların dizili olması gereken yerin iki ucunda kaleler bulunuyordu. Yıkımdan sorumluydular. Oyun'a her zaman girmezlerdi ama girdikleri zaman da karşı takımın taşlarını yıkmadan oyundan çekilmezlerdi.
Yüzlerini kapatan maskelerinin alın kısmında kale taşının kabartmalı tasviri vardı. Tahtanın bir ucunda Eillen Prince bulunuyordu.
Uzun siyah saçları ve siyah göz makyajıyla ürkütücü bir görüntüsü vardı. Zaten amacı da buydu: ürkütücü görünmek.
Tahtanın diğer ucunda ise yine uzun siyah saçları ve uzun burnuyla Armando Prince bulunuyordu. Baba-kız, yıkım ekibi olarak görev alıyordu, Oyun'da.
Eillen Prince yani Demir Leydi Kale'nin hemen yanında Gümüş At bulunuyordu. Platin sarısı, uzun, düz saçlarıyla soylu Lucius Malfoy yüzünde maskesiyle dimdik duruyordu yerinde. Saç rengi onun tanınmasını kolaylaştıracak cinste bir renk olduğundan dolayı eğer Gümüş At, sahaya sürülecekse başına büyüyle sabitlediği bir kapüşon geçiriyordu.
Ciddi ve öfkeli bir adam olan Armando Prince'in, ya da bilinen adıyla Lord Kale'nin yanında Barty Crouch Jr.