TETİKÇİ

İlk bölüm'e yeniden hoş geldiniizz oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayıınııızz ♡

Tetikçi'ye başlama tarihlerinizi buraya yazabilirsiniiizzz >3

___&&&___

Mekandan çıkmamız ile kamera flaşlarının yüzümüzde patlaması bir oldu. Tam bu esnada Alanur aniden kendimizi ortasında bulduğumuz kalabalıktan korkarak elimi tuttu. Bu kadar Paparazzinin bu saatte burada nasıl olduklarını anlamıyordum. Nasıl haberleri, olabilirdi'ki?

Üstelik son anda gelişen bir durumken. Meraklı gözlerle yöneltilen ardı arkası kesilmeyen soruları duymazdan geldim. Bir an önce, kameraların kadrajından çıkmamız gerekiyordu. Başımı Alanur'a çevirdiğimde kameralara gülümseyerek poz verdiğini diğer bir yandan'da bizi çekmemeleri gerektiğini söylüyordu.

Klasik.

Restoranın önünde aracımı beklemeye koyulduğumuzda bir an önce getirilmesi için dua ettim. Diğer bir tarafta Paparazzilerin kameralarına kötü gözükmemek için ceketimin yakasını düzeltiyordum. Aksi takdirde beni kimse ciddiye almazdı. Alanur, elimi tutmaya devam ederek omuzuma başını yasladığında bu Paparazzilerin bizi sevgili sanmasına neden oluyordu. Boğazımı temizleyerek kısık sesle, "Alanur." dedim uyarı dolu bir tonlamayla.

Ferrari Purosangue SUV model aracım görüş açıma girdiğinde ise arabama yönelmek için hareket ettim. Yakın korumam Malik aracımın yanında duruyordu. Paparazzi bir genç adam, "Arel Bey, Alanur Hanım ile çıkan sevgili haberlerini yalanlamıştınız. Bu da bir yalan mı?" diyerek ukalaca konuştuğunda kaşlarımın çatılmasına neden oldu.

Adımları adımlarımızla eş zamanlı olarak ilerlerken kalabalık arasından gözlerim doğrudan onun eğlenceyle parıldayan gözlerini buldu. Öfke damarlarıma hızla yayılırken cevap vermek için dudaklarımı araladım ancak konuşamadan kolumun üzerinde yabancı bir el hissetmemle laflarımın ağzıma tıkılması bir oldu. Ne olduğunu anlamak için başımı çevirecekken olduğunu anlamama fırsat kalmadı ve ani bir şekilde boşluğa doğru çekildim.

Yere düşmemek için her ne kadar uğraşsamda çabam yetersizdi. Beklenmedik çekilişim ile ağzımın içinde ahlaksız bir ton küfür yuvarlanırken yere yığıldım. Yüksek sesli bir uğultu ve bağırışların arasından kulağıma ulaşan acı dolu inleme sesi ile bakışlarımı sesin geldiği yöne çevirdim ve o an'da bir adamın vurulduğunu gördüm. Dehşetle, restoranın önünde ortalıkta kanlar içerisinde inleyerek kıvrılan adam'a baktım ve bir an'da bu duruma nasıl geldiğimizi sorguladım. Gözlerim etrafta dolaşırken bana doğru gelen Malik'i gördüm.

Silahını belinden çıkarmış, kontrollü bir şekilde yanıma geliyordu. Dikkatli bir şekilde etrafı gözleriyle tarayarak kulakiçi kulaklığına konuşuyordu. Kalabalık köşe bucak canını kurtarmak için kaçıp saklanırken bakışlarım yeniden yaralı adam'ı bulmuştu. Gözleri yavaş yavaş kayıyordu ancak buna rağmen gözlerini üzerimden ayırmıyordu. Nereye baktığını anlamak için başımı eğdiğimde birinin üzerinde uzandığımı yeni fark ediyordum. Siktir! Kendimi gördüğüm yüzle yana atarken, "İyi misin, sende kimsin?" diye sordum, panikle.

Seksen kilo adamdım ve altımda'ki ince bedeni ağırlığımla ezip öldürebilirdim. Bana bakan kocaman açılmış gözleriyle o'da en az benim kadar şaşkın ve'de benim aksime korkmuş görünüyordu. Ellerinin kolumun üzerindeki sert tutuşu