Kar değiI, gökyüzünden yağan beyaz öIümdü... -Faruk Nafiz Çamlıbel
âš–
"İndin mi?"
"Evet."
Telefonumu valizimi almak için koyacağım bir yer aradım Yeşim birkaç saniye beni bekleyebilirdi. Telefonu arka cebime koyup valizimi konveyörden indirdim.
Telefonumu geri alıp kulağıma dayadım.
"Valizimi aldım konum at geleyim." . Yeşim Türkiye'deki en yakın arkadaşımdı ve bu yaz evleniyordu.
"Sen arabanı aldın mı, biri seni almaya gelse miydi? Akşam yemek olmasa ben almaya gelirdim." hemen itiraz ettim. "Sen işini hallet arabayı aldım. Otoparkta konum at yeter." Kısa bir onaylamadan sonra telefonu kapattık, Yeşim evin adresini başka bir numaradan konum olarak atmıştı. Başka numara olmasına aldırmadan Veysel'i arayıp arabayı nereye koyduğunu soracaktım. Veysel galerici arkadaşımdı.
"Rana!" aynı coşkulu sesle cevap verdim. " Veysel!" kısa bir selamlaşmadan sonra arabamın yerini söyledi. "Araban C-6 koridorunda olacak."
DediÄŸi gibi C-6 koridorunu buldum arabam orada duruyordu.
"Anahtar?" diye sordum.
"Üstünde dönmeden yanıma uğra!" Kendisini pek sevdiğim söylenemezdi ama çıkar ilişkisinden memnunduk. Ben burada değilken arabamın bakımlarını yaptırıp bir sorun olursa bakıyordu.
Valizi bagaja yerleştirip koltuğa oturdum. Amerika'ya gitmeden önce satmaya vaktim olmamıştı iyi ki olmamıştı buraya geldiğim zamanlar işime yarıyordu.
Kapıyı tamamen kapatmamla burnuma erkek parfümü doldu. Veysel çalışanlara iyi bir meblağ ödüyor olmalıydı. Telefonuma önceden gelen adrese sürmeye başladım.
Villalarla dolu bir sitenin önüne gelmemle daha önce hiç buraya gelmemiş olmama rağmen güvenlik bariyeri açıldı buraya kadar tamamdı ama ev hangi evdi? Yeşim'i aradım ama telefonunu açmadı bana konumu atan numaraya mesaj atsam mı diye düşündüm sonra kapıda duran güvenliğe sormaya karar verdim.
"Merhabalar bu akşam bir y-" hemen kafasını sallayarak sorumu cevapladı.
"Hoş geldiniz, şuradan dönükten sonra ikinci ev. Sizi bekliyorlar." madem beni bekliyordu Yeşim niye telefonunu açmıyordu? Evin önüne gelmemle gereksiz bir araba kalabalığı arasında kaldım boş bir yer bulup indikten sonra Yeşim'i tekrar aradım ama açmadı.
Bahçe kapısını açarak girdikten sonra evin kapısına ilerleyip zile bastım. İçeriden sesler geliyordu ama kimse kapıyı açmamıştı sinirlerim daha çok bozulurken arka bahçeye ilerledim, ben yürüdükçe sesler artıyor ve netleşiyordu evin bu kadar kalabalık olmasına şaşırdım.
Köşeyi de döner dönmez birkaç ıslık ve çığlık koptu. Anlamsızca etrafıma bakakaldım.
"Sürpriz!" patlayan konfetiler, çalınan ıslıklar, atılan çığlıklar herkesin yüzüme bakmasıyla son buldu yerini merakla yüzüme bakan bir bahçe dolusu insanı aldı.
Büyük ihtimalle burada bir parti vardı ve ben yapılan hazırlığı mahvetmiştim. "Bir yanlışlık olmalı." dönüp gideceğim sırada biri yanıma koştu kolumdan tutulduğumu hissettim. "O zaman Eymen'in arabası neden sende? Sen kimsin?"
Anlamamıştım Eymen kimdi?
Kolumu kadının elinden çekerek sorusunu cevapladım "Eymen kim bilmiyorum ayrıca araba benim arabam başka kimsenin değil." konuşmamın bitmesiyle birkaç farklı ses daha duydum.
"Eymen arabasını mı satmış?"
"Eymen arabasını satmadı satsaydı bilirdik."